logo
  Arabic  English  Germany  Netherland  Russian  Türkçe

ŞARKÖY HAKKINDAÇANAKKALE HAKKINDAHABERLER

Bölge



TURİZM

Gezilecek Görülecek Yerler 

 
Tarihte bilicilik (falcilik) merkezi olarak ünlenen DİDİM, özellikle plajlariyla, yazlikçi ve tatilcilerin gözde mekani olarak ragbet görüyor. Ege'nin tertemiz altin kumlu plaji ilik ve sig denizi tatilcilerin akin akin Didim'e gelmesini saglarken,Yesile hasret Didim'in asiri betona yenik düstügü gözleniyor... Uzun ve genis bir caddenin sahile dogru düz inisini T biçiminde karsilayan kiyi bandi Didim'in kalbinin attigi yer olarak görülüyor. Genis ve upuzun kumsal renk renk günes semsiyelerinden adeta görünmez olurken, çevre gezileri için birbiri ardina kalkan tekneler denizde, yolun gerisine dizili restoran, kafe, fast-food benzeri lokallerde gün boyu ve gece büyük hareketlilik yasaniyor. Sabahin erken saatlerinde yazlik evlerinden ve otellerden gelenlerle dolan kumsal denizin ve farkli özellikteki kumun zevkini çikaranlarla adeta örtü gibi kaplaniyor. Didim sahilinde denizin sig olusu özellikle çocuklu ailelerin ilk tercihi sayiliyor. 
 

Denizden esen rüzgar sig denizin çabuk isinan yüzey suyunu dalgaciklar halinde sahile tasiyinca ilik denizde bebekler bile rahatlikla yüzebiliyorlar. Tatilini Didim de geçirmek, fakat daha farkli koylar ve adalarda denize girmek isteyenler, genellikle sabah saat 10.00 da sahile kiçtan bagli teknelere binerek, kisi basi 10 milyon TL ödeyip yemekli gezilere katiliyorlar. Cennet adalari, Haydar Koy, Çamlik veya Dalyan Koyu, sonrasinda yemek molasi veriliyor. Kaptanin yaptigi bulgur pilavi, saçta izgara tavuk sis, salata dan olusan tekne mönüsünü istahla yiyen gezi severler Gümüs Koy, Cennet Koy, Gaye-2 Koyu ve Akvaryum olmak üzere dört koy daha gezip yüzme molalari sonrasinda Altinkum plajina hareket noktalarina bronzlasmis tenleri ile geri dönüyorlar. Agora tur kaptani Hasan Salih Muslu, Ziraat Adasi kumsalinin essiz güzellige sahip oldugunu denize atilan metal paranin 15 metre derinlikte bile net olarak göründügünü belirtiyor. Yöre halki arasinda son yillarda Didim'e yabancilarin büyük ilgi gösterdikleri ve Ingilizlerin Didim'de 435 ev satin aldigini konusuluyor. Dev marketler, butikler, magazalari ile Didim kisin bile oturulur bir kent görünümüne bürünürken gençlerin çogu gün batimiyla beraber barlar sokagi ve lokallere gidiyorlar.

ÇEVREDE GÖRÜLECEK DİĞER ANTİK KENTLER : Didim, Milet Prienne birbirine yakin önemli antik kentler. Milet'in iyi korunmus tiyatrosu, hamamlari ve antik kent kalintilari görülmesi gereken Didim'e yakin antik kentlerden biri olarak geziliyor. Prienne, Menderes nehrinin getirdigi alüvyonlarla dolmadan önce deniz kenarinda olup denizi yüksekten seyreden en güzel liman kentlerinden biri sayiliyor. Kent günümüzde konumuyla denizden uzaklassa da etkileyici güzelligini gözler önüne sermeye devam ediyor. Didim çevresinde, 26 antik kente sahip olmasiyla ünlü Milas ilçesi, tarihi eserlere, ören yerlerine merakli olanlar için daha bir çok seçenek sunuyor.

AKBÜK :Akbuk, Didim Bölgesinde Emlak Piyasasinin yükselen yildizi olmaya aday. Havasi, Denizi, Planli yerlesimiyle dikkat çeken Akbükte Liman ve tarihi yerleri de unutmamak gerek. Sapli ada, Sahte cennet, Kazikli Koyu belli basli yerlesimler. Akbük sirtlarindan Iasos ve sonrasinda Bodrum'a da giden bir asfalt yol da var. Oldukça sessiz olusuyla dikkat çeken bu yol orman ve pek çok irili ufakli yerlesimin içinden geçiyor. Akbük mavi ile yesilin kucaklastigi sirin bir tatil beldesidir. Gürültüden uzak, temiz havasi ile ülke turizminde denizin mavisi ile ormanin yesilinin bulusma noktasinda tatil arzulayanlar için bulunmaz bir cennettir. Yesil alanlarin çoklugu ile dikkat çeken Akbük, yaklasik on bir kilometrelik bir sahil seridinde kurulu bulunup; her türlü deniz sporunun yapilmasina da müsaittir. 5 bin hektarlik bir alani kaplayan Akbük, yapi kooperatiflerinin yani sira oteller, pansiyonlar, tatil köyleri, barlar, diskolar ve tüm kentsel donanimlari ile modern bir kent görünümündedir. Akbük 1991 yilinda alinan bir kararla Belediye statüsünü kazandi. O tarihten bu güne geçen kisacik zaman diliminde köyden kentlesmeye dogru gelisimin basarili bir örneginin hayata geçtigi Akbük'ün ekonomisi turizme ve balikçiliga dayali. Diger taraftan hizli gelisimi ile bugün önemli bir turistik potansiyelin varoldugu Akbük Avrupali turistlerin gözde merkezlerinden birisi haline geldi. Tarihi eserler açisindan ise Akbük'te en büyük önemi Rumlardan kalma kilise sapasaglam olup; kilise her yil binlerce turistin ugrak yeridir. Zaten baska da günisigina çikarilmis tarihi eser yok. Akbük ile kazikli arasinda Tekhiusa'dan bahseden kaynaklar asil Akbük'ün burada kurulu oldugundan da söz ederler.
Kaleden zamanımıza gelmiş tek yazıt batı cephe duvarları üzerindedir. Yazıtta özetle; "Karamanoğlu Alaaddin oğlu Mehmet oğlu Sultan İbrahim inşa etti. Bu tarih Mükerrem Şevval ayında yazıldı," yazılıdır.

ALTINKUM : Plaji dillere destan Egenin sirin tatil beldesi kislari da eskisi kadar bosalmayan bir hal aliyor yildan yila... Açik kalan mekanlarin sayisinin yanisira, özellikle kis aylarina hazirlanan isletmelerin sezon kaygisi neredeyse hiç bitmiyor. Denizinin karaya degil de denize akintili dalgalarinin olusu kendi kendini sürekli temiz tutan koylariyla Didim'in en gözde Plaj yerlesimlerinin en birincisidir Altinkum. Rüzgar sörfü ve diger su sporlari için essiz bir cennet niteligindedir. Kano sevenler için deniz oldukça uygun. Parlamenterler sitesinden üçüncü koya kadar kapsanan alanda çok usta degilseniz yanliz kano tehlikeli olabilir. Can yeleksiz binilecek pedallilarla da koy içinden disari açilmamaya dikkat edin. Deniz her ne kadar sakin de olsa can yeleginiz varsa daha güvendesiniz. Altinkumda kis firtinalarini (zaten denize girilmeyen dönem) saymazsak azgin dalgalar yok. Tekne Turlari balik avlama sezonu biter bitmez basliyor. Bu Ayni zamanda turizm sezonunun baslangici. Avlanma sezonu baslangici da yine turizm sezonu bitimi hemen hemen. Son yillarda sezon uzadi. Tatilciler Yaz sonunda daha tenha bir ortamda tatil yapmayi yegleyenler isletmecilerin daha uzun açik kalmasinda etkili oldular da denilebilir. Dalis okullarinda (Diving Center) padi lisansi veren, kurslar düzenleniyor.didim_plajDalgislarin havuzda verdikleri hazirlik derslerinin ardindan cennet adasi açiklarinda suyun altinda deniz kestanesi kirip balik beslenilen unutulmaz sahnelerin yasandigi normal baslangiç kurslarindan baska pek çok programlari var. Altinkum merkezde pek çok eczane, restaurant, çay bahçesi, disco, bar mevcut. Sehiriçi minibüsleri her 5 dk'da yazlari, her 15 dk'da bir kislari Aquapark (Tasburun-Asik Restaurant)a kadar uzanan genis bir tur yapiyorlar. Altinkum'da Bir aksam yada Sabah yürüyüsüne çiktiginizda en yesil yesil alan olarak halen varolan çamlik içinden geçince rüzgar kendini hissettirir. Denizi karsiniza alip uzun uzun bakinca Bodrum yarimadasinin bizim tarafimizda kalan Gündogan, Türkbükü, Tandogan gibi minik balikçi kasabalarini (hemen hepsi hatiri sayilir tatil merkezleridir bugün) seçebilirsiniz havadaki nem orani dengeliyse sabahlari... Altinkum'da her keseye uygun konaklama imkani sunan çok çesitli konaklama tesisi var. Pansiyonlardan, iki yildizlisina bes yildizlisina konaklama sektöründe ihtiyaciniza cevap verebilecek pek çok isletme mevcut. Altinkum'da sezon Mayisin baslarinda umut verici bir biçimde baslar... Sicaga fazla dayanamayan orta yas ve üstü turistler havanin yaz sicagina oranla hissedilir derecede serin oldugu Mayis ve Eylül gibi aylari tercih ederler.. Kis aylarinda tatile çikacaksaniz yaz kis açik olan otellerin sayisinda son yillarda artis var. Kaloriferli ve klimali odalariyla hizmet veren bir kaç büyük otelin yanisira; albenisi olan küçük otellerin sayisi da yildan yila artiyor. Havaalani transferleri, kültürel ve tarihi gezilerle turizm hizmeti veren lokal seyahat acentelerinin kis aylarinda da hizmet veriyor olmasi bir tesadüf degil artik...

AKKOY => KERKENEZLER YUVASI - TEK ŞARAP YAPAN KÖY - ESKİ RUM EVLERİ - TÜTÜN VE ÇİLEK TARLALARI - MİLET'İN UZANTISI.Akköy küçük Asya'nin batisinda arkaik Milet Sehri'nin kuzeyinde bir köydür. Ismi Türkçe'den gelmektedir. Evlerinin duvarlari beyaz taslardan yapildigi için Akköy denilmistir. 1922 yilindan önce bu köyde dört bin kadar Yunanli yasiyordu. Akköy'de 1870 yilinda Yunanistan'dan getirilerek yerlestirilen Yunanlilar 1870 yilinda Milet harabelerindeki kazi çalismalari için gelen Alman arkeologlarin yardimi ile bir ilkokul ve öncesinde Ayiyos Georgiya adini verdikleri bir kilise insa etmisler. Akköy bölgenin en eski köylerinden birisi olmasinin yani sira halende süren tarimsal faaliyetler nedeni ile de ekonomik ve zirai anlamda önem tasimaktadir. 

Cumhuriyetin ilk yillarinda Nahiye Müdürlügü'nün bulundugu bir zamanlar çevre köylerin ögrencilerinin de geldigi okulun ve jandarma karakolunun yer aldigi Akköy, bugün itibari ile 450 hane ve 1.400 civarinda nüfusa sahiptir. Gerek Didim'e gerek ise Milet harabelerine yakin olmasina ragmen tarima dayali ekonomisi nedeniyle turistik açidan gölgede kalmis bulunan Akköy ülkemizin örnek köylerinden biri olmasinin yaninda dogal güzellikleri, avciliga müsait koylari, henüz kesfedilmemis irili ufakli degerleri ile el degmemis bölge yasamini da halen eski yillarda oldugu gibi sürdüren sirin bir köydür. Ayrica Türkiye'nin en büyük köy kütüphanesi de AKKÖY'de bulunmaktadir. Akköy'de bilhassa romatizmal rahatsizliklar için sihhate çok faydali bir kaynak suyunun mevcut oldugu söyleniyorsa da yoktur. Çok eskiden Akköyde mandalar varken çobanlar Menderes nehrinin eski yatagindki bir çamura götürürlermis hayvanlarini. Bugün Dalyan dedigimiz yer. Bu çamur hayvanlar içinde debelendikçe yara-bereleri iyilestirirmis. 

KUŞ GÖZLEMCİLİĞİ : Kerkenezler her yil ayni zamanda Mart sonu-Nisan Basi Akköy'e gelir ve ürerler. Eski evlerin Saçaklari onlar için çok degerli bir yuvadir. Akköylüler evlerini yaparken özellikle buna dikkat ederler. Çünkü kerkenez çekirge, akrep, yilan vb. diger canlilari çok avlar. Tarih boyunca Akköy'de çekirge istilasi olmayisinin sebebi bu olabilir. Afrikadan Göç eden Kerkenezler daha sonra tekrar Afrikaya giderler. Kus Gözlemcilerinin haritalarinin merkezi Akköy Lagünleri, eski Menderes yataginin oldugu yerdir diyebiliriz. Çok çesitte nesli tükenen kusa da ev sahipligi yapan bu sulak alana Milet yoluna çikinca takip eden Toprak yoldan Ulasilir. Ornitologlar Bafa Gölünden Kafa'ya(Menderes'in denize döküldügü yer) kadar olan araziyi adim adim bilirler. Ingiltereden, Hollanda'dan, Amerikadan, Kanada'dan Türkiye'den Pek çok dogasever Ellerinde fotograf makineleri, dürbünler ve sirt çantalariyla araçli yada yaya buralari gezerler. 

BAĞLAR VE ŞARAPÇILIK : Eskiler bu isi çok iyi bilirlermis. Baglarini kurarken hesaplarini iyi yaparlarmis. sofralik çesidi yaz boyunca kesip deniz kenarlarinda, sitelerde satip harçliklarini çikararir; evlerinin geçimlerini saglarlarmis. Yaz sonunda kalanlardan bir kismini kurutur diger saraplik cinslerle de pekmez, sirke ve sarap yaparlarmis. Tütünün revaçta oldugu dönemlerde eski baglar sökülüp tütün ekilmis ve yeni bag ekilememis. Baglarda genellikle Razaki, Osmanca, Sultaniye, Hatun Parmagi, Alfons cinsi üzümlere yer vermisler ve nefis saraplar yapmislar. Kuru üzümlerden Kompostolar kaynatip; kis aylarinda isinmislar...

NASIL GİDİLİR ? Söke'ye giden yada Söke'den gelen Bütün Didim Seyahat Midibusleri (ve Didim'e giden Söke Seyahat otobüsleri) Akköy'den Geçer. Bodrum'dan geliyorsaniz Bafa Gölünden Sonra yokusu indikten sonraki kavsaktaki Milet tabelasina sola dönünüz.ilk köy Akyeniköy, Akyeniköyden sonra sagli sollu bag ve çilek tarlalari olan bir yokus tirmaninca Akköy geliyor.